1 Kasım’da yapılan genel seçimde zaferini ilan ederek tekrar başbakan olan Likud Partisi’nin lideri Binyamin Netanyahu önderliğinde kurulan koalisyonda İstanbul Kontratı tartışması yaşandığı ortaya çıktı.
“İsrail’in tarihindeki en sağcı hükümet” olarak tanımlanan hükümette Ankara’nın bir müddet evvel çıkma kararı aldığı İstanbul Sözleşmesi’nin gündeme geldiği ve koalisyon programından çıkarıldığı açıklandı. İsrail medyasında yer alan haberlerde bu kararın gerisinde çok sağcı partilerin olduğu belirtildi.
Ankara’nın İstanbul Sözleşmesi’nden ayrılma kararı memleketler arası kamuoyunda gündem olmuştu.
Likud’un koalisyon hükümetinde Dini Siyonizm Partisi’ni ikna etmek için koalisyon muahedesine, “Hükümet İsrail’in İstanbul Sözleşmesi’ne katılmasına onay vermeyecektir” unsurunu koyduğu belirtildi. Tel Aviv merkezli medya kuruluşu Walla’da yer alan haberde İstanbul Sözleşmesi’ndeki kimi hususların İsrail’deki çok sağcıları rahatsız ettiği aktarıldı.ÜÇ HUSUS ÇOK SAĞCILARI KIZDIRDI
Özellikle kontratın 59, 60, 61’inci unsurlarının mülteciler konusunda kimi açıkları olduğunu öne süren İsrailli çok sağcılar bu unsurların uygulanması durumunda İsrail’in geleceğinin büyük bir risk altında olduğunu sav etti.
60’ıncı unsurun ayrımcılığa bağlı şiddete uğrayanların ülkeye sığınmasına açık kapı bıraktığını tez eden İsrailli sağcılar, Afrika ve Arap ülkelerinde yaygın olan bayanların sünnet edilmesinin bir münasebet olarak gösterilebileceğini ve bu uygulamaya maruz kalanların İsrail’e sığınabileceğini söyledi. Öte yandan 61’inci hususta ise kalıcı mülteci statüsü alan bireylerin ülkeden gönderilmesinin imkansız hale getirilmesinin İsrail’deki çok sağcıları rahatsız ettiği belirtildi.